Microsoft Exchange Server Disaster Recovery Plan Tarihi çalışmamız dan hemen önce Microsoft Exchange Server Business Continuity Plan Tarihine giriş yaptık. #Exchange Server BC/DR Plan etiketi ile paylaşacak olduğumuz makale ve video eğitim serimizin ikinci bölümündeyiz ve bu gün paylaşacak olduğumuz bilgiler ile Microsoft Exchange Server Disaster Recovery Plan Tarihi konusuna giriş yapıyoruz.

Exchange Server 2003 ‘de ne yapardık, Exchange Server 2007 ‘de ne yapmaya başladık ve günümüz Exchange Server Database Availability Group mimarisinde nelere sahip olduk bunları konuştuk.

Eskiyi biraz hatırladık ve karmaşık Exchange Server mimarisinin nasıl sadeleştiğini ve bizlere nasıl kolaylıklar getirdiğini inceledik.

Bir önce ki çalışma da Exchange Server için iş süreklilik çözümlerini inceledik ve şimdi ise felaketlere hazırlık projelerini yani Exchange Server Disaster Recovery Plan tarihini sizlere paylaşıyoruz ve yeni Exchange Server 2019 ile neker kazandık bunları incelemeye devam ediyoruz

Bu makale içinde aşağıda ki başlıkları inceleyeceğiz.

1. Microsoft Exchange Server Disaster Recovery Plan Tarihi Giriş

Exchange Server 2007 ‘de karmaşık iş süreçleri ile tanıştık. Exchange Server 2003 ‘de sade ve sınırlı olan mimari bir çok iş ihtiyacına cevap veremez olmuş ve değişimin, dönüşümün yapılması da kaçınılmaz olmuştu.

Dönüşümün ilk ayak sesleri Exchange Server 2007 ile başladı ve yeni mimari ile birlikte farklı senaryolara ve o zamanın ihtiyaçlarını da karşılayan çözümlere sahip olduk.

Exchange Server 2003 zamanında iş süreklilik senaryolarını aktif-pasif cluster çözümleri ile yaparken disaster recovery çözümlerini, Exchange Server özelinde yapamıyorduk.

O zamanlar, Exchange Server özelinde yapılan felaketten korunma projeleri üçüncü taraf üreticilerin çözümleri ile yapılmaktaydı.

Yedekleme çözümleri yada fiziksel storage replicasyon çözümleri ile bu işler Microsoft ‘un dışında çözümler yapılmaktaydı. Yani microsoft özelinde, Exchange Server için bir felaketten korunma çözümü yapılamıyordu.

Zaten hatırlayalım, 2003 Zamanında bir cluster kümesinin desteklemiş olduğu sunucu sayısı da 4 ile sınırlıydı.

Exchange Server 2007 ile birlikte iş süreklilik çözümleri gelişim gösterdi ve bu gelişime felaketten korunma projeleride eşlik etti. Exchange Server 2003 ‘de üçüncü taraf üreticiler ile yapılan felaketten korunma projeleri artık Microsoft tarafından da desteklenir oldu.

Exchange Server 2007 ile birlikte iş süreklilik projelerine ek olarak felaketten korunma projeleri de Microsoft ‘un çözümleri ile Exchange Server özelinde yapabilir olduk.

Üçüncü taraf ürünler ile yapılan çözümlerde yavaş-yavaş tarih olmaya başladı.

Böylece, Microsoft ‘un Exchange Server özelinde geliştirmiş olduğu disaster recovery çözümleri sonrasında Birinci veri merkezinde yapmış olduğumuz iş süreklilik çözümlerini ikinci veri merkezine de genişleterek yapmış olduğumuz projeleri taçlandırmış olduk.

Microsoft Exchange Server Business Continuity Plan Tarihi konu başlığı ile paylaşmış olduğumuz makele/video içeriğinde Single Copy Cluster, Local Continuous Replication ve Cluster Continuous Replicatin çözümlerini inceledik.

Microsoft Exchange Server Disaster Recovery Plan Tarihi makale/video içeriğinde Exchange Server 2007 ile birlikte gelen felaketten korunma çözümülerini incelemeye devam ediyoruz ve Exchange Server Site Resilience mimarisine gelene kadar nelere şahitlik etmisiz, şimdi bunları hatırlıyoruz.

2. Exchange Server SCR ve LCR karşılaştırması

Exchange Server 2007 ile birlikte Microsoft Exchange Business Continuity Plan çözümleri karmaşık bir hal almıştı. Exchange Server 2003 ‘de ki donanım bağımlılığı, Exchange Server seviyesinde yapılamayan Disaster Recovery çözümleri artık yapılabilir olmuştu.

Evet, Exchange 2007 ile birlikte Microsoft Exchange Disaster Recovery Plan çözümleri artık yapılabilir olmuştu ve bir çok tartışmada yaşanmıştı. ileride, Microsoft Exchange Server 2010 ile birlikte Database Availability Group çözümlerinde de çok tartışılacak olan disk havuzu kullanım oranları için tartışmalar, ozamanlar başlamıştı ve bu gün de bu tartışmalar hala yapılmakta.

Single Copy Clusters ve Local Continuous Replication çözümleri karşılaştırıldığı zaman karşılıklı getirileri ve götürüleri olan Microsoft Exchange Business Continuity Plan çözümleri artık masadaydı.

Microsoft Exchange Organizasyon içinde bulunan bir veri tabanını düşünelim ve sahip olduğu veri tabanı boyutu da 100 GB olsun. Eğer Single Copy Cluster çözümü kullanılırsa paylaştırılmış bir disk havuzuna ihtiyaç duyacak ve disk havuzu üzerinde sadece 100 GB yer kaplayacaktı. Fakat aynı veri tabanı Cluster Continuous Replication çözümü içinde yapılandırılırsa paylaştırılmış disk havuzuna ihtiyaç duymayacak ama replicasyon gereksinimi olduğu için 200 GB olarak disk havuzu ayrılacaktı.

Getirisi ve götürüsü çok tartışılan bir teknolojiydi ve bu tartışmalar yaşam süresi içinde keskin cevaplar bulamadan Database Availability Group çözümü ile birlike rafa kalktı. Exchange Server 2010 DAG mimarisi son sözü söyledi ve daha fazla müzakerelere imkan vermeden günümüzde kullanmış olduğumu çözümü zorunlu kıldı.

Bu kesin ve tek çözüm Microsoft Exchange Business Continuity Plan çözümlerine de Exchange Server High Availability ve Exchange Server Site Resilience çözümleri için kafa karmaşıklığının önüne geçti. Karmaşık tasarımlar sonrası yanlışlıkların yapılmasını engellemek, sade ve esnek çözümler ile Microsoft Exchange Business Continuity Plan çözümlerinin yapılmasını sağladı.

Bu gün de Exchange DAGs mimarisi ile 100 GB ‘lık bir Exchange Database eşitlenmiş olduğu sunucu sayısı ile çarpılıyor olsa bile Exchange Server 2010 ‘da önerilen kullan ve at disk önerisi ile maliyet tartışmalarına son vermişti. işin kötü tarafı, hiç bir Exchange yöneticisi hiç bir Exchange Database ‘sini kullan ve at diskler üzerinde barındırmadı, o da ayrı bir konu :)

3.Exchange Server 2007 Standby Continuous Replication

Microsoft Exchange Business Continuity Plan çözümleri ile donanımdan bağımsız uygulama seviyesinde Exchange Server High Availability ve Exchange Server Disaster Recovery çözümlerini yapabilir duruma geldik. Bu gün kullanmış olduğumuz Exchange Server Site Resilience çözümleri, Exchange 2007 Standby Continuous Replication çözümleri ile hayatımıza girmiştir.

Exchange Server 2007 Standby Continuous Replication

Exchange Server 2007 Standby Continuous Replication

Exchange Server 2007 Standby Continuous Replication çözümü Exchange Server Disaster Recovery tasarımı için önerilen ilk çözümdü ve yukarıda görülmekte. Exchange Server 2007 Cluster Continuous Replication tasarımının uzak bir site içinde yapıldığını görmektesiniz.

İki farklı site içinde yapılandırılan aynı Exchange Server organizasyonu içinde bulunan Exchange sunucuları Active/Passive olarak hizmet etmektedir.

Exchange Server High Availability çözümlerinde Disaster Recovery için önerilen Standby Continuous Replication çözümünü hiç yapmadım ve yapılmaması için de her müşteri toplantısında yüksek sesle yapılmaması gerektiğini savundum.

Nedenlerini sormamanızı ve yukarıda ki resme biraz detaylı olarak bakmanızı önereceğim.

4.Exchange Server Disaster Recovery

Exchange Server 2007 Standby Continuous Replication tasarımına detaylı baktınız ve ne demek istediğime anlam veremediyseniz Microsoft Exchange Business Continuity Plan çözümlerinde yer alan CCR ve SCR birleşimini açıklayalım ve Exchange Server 2007 zamanında yapmış olduğumuz Disaster Recovery Projelerini anlatalım.

Standby Continuous Replication çözümünde önemli bir adım atlanmıştı. Microsoft Exchange Business Continuity Plan çözümlerinde ilk adım Exchange Server High Availability çözümünü yapmaktır.  Exchange Server High Availability çözümü eksiksiz yapılmadan Disaster Recovery çözümleri yada Exchange Server Site Resilience çözümü yapılamaz ve Standby Continuous Replication çözümünde High Availability çözümü atlanmıştı, yapılmamıştı. Halbuki, Exchange Server Site Resilience çözümü öncesinde High Availability çözümlerinin eksiksiz uygulanması beklenirdi.

Exchange Server Disaster Recovery

Exchange Server Disaster Recovery

Exchange Server Disaster Recovery Projelerinde yapılacak olan bu eksik adımlama oluşabilecek ufak bir problemde Active Site içinde çözümü uygulama ihtimalini engelliyordu. Active Site içinde bulunan Exchange Server üzerinde çözülebilecek problemler varken Disaster Site içinde bulunan Exchange Server ‘ın hizmet vermesine imkan tanıyordu.

Exchange Server 2010 Database Availability Group yapılandırmaları ile tanışacak olduğumuz Split Brain problemi bu eksik adımlama sonrasında başlayan bir problemdi ve çözüm ise Exchange Server 2010 ile karşılandı.

Yukarıda paylaşmış olduğumuz çözümde Redmon isimli Active Directory site içinde Cluster Continuous Replication ile Exchange Server High Availability çözümü uygulanmış durumda. Redmon isimli site Active Site olarak çalışmaktadır.

Exchange Server Site Resilience çözümü ise Passive site olan Quincy isimli Active Directory Site içinde uygulanmış durumda. Standby Continuous Replication çözümü yapılıyor ve Exchange Server Disaster Recovery çözümü karşılanıyordu.

Cluster Continuous Replication ve Standby Continuous Replication çözümlerinin birleşmesi sonrasında Exchange Server Site Resilience çözümü eksiksiz uygulanmaktadır. Fakat bu çözüm, yukarıda ki topoloji içinde görüldüğü gibi karmaşık ve uygulaması zor çözümlerdi.

Exchange Server Site Resilience

Exchange Server Site Resilience

Bu gün, Exchange Server Database Availability Group çözümleri ile çok kolay bir şekilde uygulayacak olduğumuz Exchange Server Disaster Recovery çözümleri Exchange Server 2007 üzerinde paylaşmış olduğumuz bu çözümlerin gelişimi sonrası oluşturulmuş çözümlerdir.

Bu gün ise aynı çözümü yapabilmekte ve buna Exchange Server site resilience projeleri demekteyiz. Isim farklı ama karşılamış olduğu ihtiyaçlar bu gün için çok fazla.

Exchange Server Site Resilience çözümlerinde bunları detaylı olarak konuşacağız.

Arada ki farkları konuşacak, Exchange Server DAG mimarisini konuşacak ve detaylı olarak sizlere teknik bilgileri paylaşacağız.

Pere bilgi sistemleri olarak yapmış olduğumuz Exchange Server Site Resilience Projelerini, ikinci veri merkezi olmayan firmalar için yapmış olduğumuz bulut Exchange Server projelerini ve Exchange Site Resilience projelerini sizlere aktaracağız.

Bulut alt yapısının sağlamış olduğu avantajları, bulut alt yapımız da sahip olduğumuz yedekleme, arşivleme, lisanslama avantajlarını, Exchange Server Site Resilience Projeleri ile bunları nasıl birleştirdiğimizi, müşterilerimizi felaket anına hazırladığımız gibi Exchange Server alt yapılarında karşıladığımız iş ihtiyaçlarını, optimizasyon ve verimlilik çalışmalarını gerek maliyet gerekse teknik gereksinimler olarak detaylı olarak sizlere paylaşacağız.